Son günlerde, ABD finansal piyasalarında güçlü bir faiz indirim beklentisi hâkim. Ancak, bu beklentinin toplu bir yanlış değerlendirmeden kaynaklanabileceği düşünülüyor. Birçok ekonomik gösterge ve uzman analizi, Federal Rezerv (FED)'in Eylül ayında faiz indirimine gitme olasılığının çok düşük olduğunu gösteriyor.
Öncelikle, piyasa beklentileri ile gerçek durum arasında sık sık farklılıklar vardır. Şu anda, traderlar Eylül ayında faiz indirimi olasılığını %92 olarak tahmin ediyor. Ancak tarihi deneyimler, aşırı tutarlı piyasa beklentilerinin genellikle sapmalar gösterdiğini ortaya koymaktadır. Bu yıl Ocak ve geçen yıl Haziran ayında benzer yanlış değerlendirmeler yaşanmıştır.
İkincisi, piyasa katılımcıları arasında belirgin bir ayrışma ortaya çıkmıştır. Küçük yatırımcılar, genişletici para politikası üzerine bahis yaparak ABD hisse senedi fonlarına ve gayrimenkul hisselerine büyük bir akın yapmıştır. Bu arada, Wall Street'teki kurumsal yatırımcılar ise sessizce geri çekilmektedir; birçok büyük finans kurumu, faiz indirim olasılığının abartıldığını uyararak yatırımcılara riskten korunma stratejileri almayı önermektedir.
Ekonomik verilere göre, Federal Rezerv (FED) tarafından mevcut faiz oranı seviyesinin korunmasını destekleyen üç ana faktör bulunmaktadır:
1. Enflasyon baskısı devam ediyor: Temmuz ayında genel enflasyon oranı %2.7 olmasına rağmen, çekirdek enflasyon yıllık bazda %3.1'e kadar yüksektir. Daha da dikkat çekici olan, hizmet sektörü fiyat değişimlerini yansıtan 'süper çekirdek enflasyon'un aylık %0.55 artış göstermesidir ki bu da maaş artışı ile yakından ilişkilidir. Bu durumda, faiz indirimleri enflasyon baskısını artırabilir.
2. Gümrük vergisi etkileri henüz tam olarak ortaya çıkmadı: ABD hükümetinin Çin mallarına getirdiği gümrük vergisi maliyetleri henüz piyasaya yeterince yansımadı. Bazı ekonomistler, gelecekteki mal enflasyonunun tekrar artabileceği konusunda uyarıyor. Bu noktada faiz indirimi yapılırsa, enflasyonun ikinci bir artışa neden olabileceği belirtiliyor.
3. İstihdam piyasası hala güçlü: ABD işsizlik oranı hala %4'ün altında, saatlik ücret artış hızı %4.1'e ulaştı. Federal Rezerv (FED) içindeki bazı yetkililer faiz indirimine karşı çıkarak, mevcut istihdam durumunun enflasyonun yeniden artmasına neden olabileceğini düşünüyor.
Özetle, piyasanın Fed'in Eylül ayında faiz indirimine gideceğine dair beklentileri yüksek olsa da, ekonomik gerçekler bu beklentiyi desteklemiyor gibi görünüyor. Yatırımcılar, piyasa duyarlılığını körü körüne takip etmek yerine, politikanın yönü hakkında daha doğru bilgi için yaklaşan Fed resmi konuşmalarına çok dikkat etmelidir.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
14 Likes
Reward
14
6
Repost
Share
Comment
0/400
BuyHighSellLow
· 18h ago
Hehe bireysel yatırımcılar yine insanları enayi yerine koymak için bir gün daha.
View OriginalReply0
LootboxPhobia
· 18h ago
Bireysel yatırımcıları kandırmak çok kolay.
View OriginalReply0
staking_gramps
· 18h ago
Kendine gel, faiz artırmak için bile zaman kalmadı.
View OriginalReply0
ImpermanentTherapist
· 19h ago
enayiler hâlâ ödeme yapıyor, Büyük Yatırımcılar kaçtı.
View OriginalReply0
GasFeeCrying
· 19h ago
Wall Street bireysel yatırımcıların zekasını gerçekten abartıyor.
Son günlerde, ABD finansal piyasalarında güçlü bir faiz indirim beklentisi hâkim. Ancak, bu beklentinin toplu bir yanlış değerlendirmeden kaynaklanabileceği düşünülüyor. Birçok ekonomik gösterge ve uzman analizi, Federal Rezerv (FED)'in Eylül ayında faiz indirimine gitme olasılığının çok düşük olduğunu gösteriyor.
Öncelikle, piyasa beklentileri ile gerçek durum arasında sık sık farklılıklar vardır. Şu anda, traderlar Eylül ayında faiz indirimi olasılığını %92 olarak tahmin ediyor. Ancak tarihi deneyimler, aşırı tutarlı piyasa beklentilerinin genellikle sapmalar gösterdiğini ortaya koymaktadır. Bu yıl Ocak ve geçen yıl Haziran ayında benzer yanlış değerlendirmeler yaşanmıştır.
İkincisi, piyasa katılımcıları arasında belirgin bir ayrışma ortaya çıkmıştır. Küçük yatırımcılar, genişletici para politikası üzerine bahis yaparak ABD hisse senedi fonlarına ve gayrimenkul hisselerine büyük bir akın yapmıştır. Bu arada, Wall Street'teki kurumsal yatırımcılar ise sessizce geri çekilmektedir; birçok büyük finans kurumu, faiz indirim olasılığının abartıldığını uyararak yatırımcılara riskten korunma stratejileri almayı önermektedir.
Ekonomik verilere göre, Federal Rezerv (FED) tarafından mevcut faiz oranı seviyesinin korunmasını destekleyen üç ana faktör bulunmaktadır:
1. Enflasyon baskısı devam ediyor: Temmuz ayında genel enflasyon oranı %2.7 olmasına rağmen, çekirdek enflasyon yıllık bazda %3.1'e kadar yüksektir. Daha da dikkat çekici olan, hizmet sektörü fiyat değişimlerini yansıtan 'süper çekirdek enflasyon'un aylık %0.55 artış göstermesidir ki bu da maaş artışı ile yakından ilişkilidir. Bu durumda, faiz indirimleri enflasyon baskısını artırabilir.
2. Gümrük vergisi etkileri henüz tam olarak ortaya çıkmadı: ABD hükümetinin Çin mallarına getirdiği gümrük vergisi maliyetleri henüz piyasaya yeterince yansımadı. Bazı ekonomistler, gelecekteki mal enflasyonunun tekrar artabileceği konusunda uyarıyor. Bu noktada faiz indirimi yapılırsa, enflasyonun ikinci bir artışa neden olabileceği belirtiliyor.
3. İstihdam piyasası hala güçlü: ABD işsizlik oranı hala %4'ün altında, saatlik ücret artış hızı %4.1'e ulaştı. Federal Rezerv (FED) içindeki bazı yetkililer faiz indirimine karşı çıkarak, mevcut istihdam durumunun enflasyonun yeniden artmasına neden olabileceğini düşünüyor.
Özetle, piyasanın Fed'in Eylül ayında faiz indirimine gideceğine dair beklentileri yüksek olsa da, ekonomik gerçekler bu beklentiyi desteklemiyor gibi görünüyor. Yatırımcılar, piyasa duyarlılığını körü körüne takip etmek yerine, politikanın yönü hakkında daha doğru bilgi için yaklaşan Fed resmi konuşmalarına çok dikkat etmelidir.