Federal Rezerv (FED) hareketsiz kaldı, küresel piyasa faiz indirimi bekliyor

Bu yıl Mart ayında, Federal Rezerv (FED) faiz oranlarını sabit tutarken, gelecekteki GSYİH beklentilerini yukarı yönlü revize etti ve enflasyon beklentilerini aşağı yönlü revize etti. Japonya'nın 17 yıl aradan sonra ilk kez faiz artırması endişe yaratsa da, Federal Rezerv (FED) tarafından beklenen faiz indirim döngüsü likidite kaygılarını hafifletebilir. Avrupa yatırımcıları da faiz indirimine hazırlanmaktadır. Kripto piyasası kısa vadeli bir düzeltme yaşadı, ancak arz tarafı analizi göz önünde bulundurulduğunda, gelecekteki yükseliş ivmesi hala güçlü.

20 Mart'ta, Federal Rezerv (FED) federal fon oranı hedef aralığını %5.25 ile %5.5 arasında sabit tutma kararı aldı. Şubat ayı CPI verileri beklentilerin biraz üzerinde olmasına rağmen, Federal Rezerv mevcut durumu korumayı seçti. Bu, Federal Rezerv'in art arda üçüncü kez faiz artırmaması oldu ve piyasa genel olarak faiz artırma döngüsünün sona erdiğini düşünüyor. Ancak, Federal Rezerv şu anda faiz indirmek için bir neden olmadığını belirtti.

Federal Rezerv (FED) 2024 ile 2026 yılları arasındaki GSYİH büyüme tahminini yukarı yönlü revize etti, aynı zamanda 2024 yılı için işsizlik oranı tahminini aşağı çekti. Gelecekte faiz indirimine, işgücü pazarında zayıflık belirtileri görülmeden önce karar verilmeyebilir.

İmalat sektörü performansı, Federal Rezerv (FED) için her zaman önemli bir odak noktası olmuştur. Mart verileri, ABD imalat sektöründeki faaliyetlerin son iki yılın en büyük artışını kaydettiğini gösteriyor; üretim, istihdam ve fiyat göstergeleri hızla artış gösterdi. Bu, mevcut ekonomik ortamda imalat sektörünün iyi bir performans sergilediğini yansıtmakta, ancak kapsamlı bir değerlendirme için diğer göstergelerle bir arada ele alınması gerekmektedir.

Özetle, şu anda ABD’nin ana ekonomik verileri, faiz indirimine ihtiyaç olmadığını göstermektedir. Federal Rezerv (FED) daha önce yıl içinde üç kez faiz indiriminde bulunmayı planladığını belirtmişti, ancak piyasa beklentileri Mayıs ayında büyük olasılıkla faiz indirimi olmayacağı yönündedir.

Japon Merkez Bankası'nın 17 yıl aradan sonra yaptığı faiz artışı, uluslararası piyasalarda likidite endişelerine yol açtı. Ancak, bu endişe muhtemelen daha çok psikolojik bir boyutta. Aslında, uluslararası sermaye daha önce bu durumu öngörmüştü ve 2022'den itibaren yen arbitraj döneminin sona ermiş olabileceğine dikkat çekti. Federal Rezerv'in başlayacak faiz indirim döngüsü de yatırımcıların likidite kaygılarını bir ölçüde hafifletecektir. Bu nedenle, Japonya'nın bu faiz artışının etkisi konusunda aşırı endişelenmeye gerek yok.

Bu ay ABD borsa endekslerinin üçü yeni zirveler yaptı, ancak bazı yatırımcılar karlarını realize etmeye başladı. AI ile ilgili hisse senetlerinde dalgalanmalar yaşandı, ancak genel yatırım ilgisi devam ediyor. Federal Rezerv (FED)'in bu yılki faiz indirim beklentisi, Japonya'nın faiz artırımı etkisini dengeleyebilir; ABD borsası (özellikle Nasdaq) için iki ana yatırım mantığı - faiz indirimleri ve AI - geçici olarak belirgin bir şekilde etkilenmedi.

Avrupa tarafında, Stoxx Avrupa 50 endeksi art arda yükseldi, bu da yatırımcıların faiz indirimi üzerine bahis yapmasından kaynaklanıyor. Avrupa Merkez Bankası, Euro Bölgesi enflasyon beklentilerini düşürdü ve Euro Bölgesi'nin muhtemelen ABD'nin faiz indirim döngüsünü takip edeceğini öngörüyor.

Bu ay kripto piyasası oldukça dalgalıydı, Bitcoin fiyatı tarihi bir zirveye ulaştıktan sonra geri çekilme yaşadı. ABD Bitcoin spot ETF'lerinin piyasa hareketleri üzerinde önemli bir etkisi var, 11 ETF'nin sahip olduğu Bitcoin miktarı 1 milyona yakın. Bu satış dalgası esas olarak ETF yatırımcıları ve bazı Grayscale yatırımcılarından geldi, yüksek net değerli yatırımcılar ise belirgin bir şekilde satış yapmadı.

Arz tarafında, Bitcoin yarılanmasının madencilik maliyetlerini artırmasının hala boğa piyasasının önemli bir itici gücü olduğu görülüyor. Bitcoin'in değerinin kabul edilmesi arttıkça, madenciler altın madencileri gibi uzun vadeli istikrarlı kâr elde edebilir, yani Bitcoin fiyatı uzun vadede madencilik maliyetinin üzerinde kalır.

SEC'nin Ethereum'u yine menkul kıymet olarak değerlendirmesine rağmen, BlackRock CEO'su Larry Fink, yine de Ethereum ETF'sinin piyasaya sürülme olasılığının bulunduğunu belirtti. Şu anda sekiz kurum SEC'ye Ethereum spot ETF başvurusu yaptı ve nihai karar Mayıs ayında verilecek.

Kısa vadede kripto piyasasında dalgalanma ve belirsizlik olsa da, uzun vadede yarılanma döngüsü ve arz tarafı faktörleri Bitcoin fiyatına güçlü bir destek sağlamaya devam edecektir. Yatırımcılar SEC'in düzenleyici yönelimlerine dikkat etmeli ve aynı zamanda piyasanın uzun vadeli trendine olan güvenlerini korumalıdır.