Yapay Zeka (YZ) gelişiminin tarihi 80 yılı aşkın bir süreyi kapsamaktadır; bu süre zarfında finansal yatırımların dalgalanması, araştırma yöntemlerinin çeşitlenmesi ve kamu duygularının dalgalanması yaşanmıştır. Bu süreçten hangi değerli deneyim derslerini çıkarabiliriz?
Yapay zekanın kökenleri Aralık 1943'e kadar uzanır; bu dönemde sinir fizyoloğu Warren S. McCulloch ve mantıkçı Walter Pitts, matematiksel mantık üzerine öncü bir makale yayımladı. "Sinirsel Aktivitedeki İçgörülerin Mantıksal Hesabı" başlıklı çalışmalarında, basitleştirilmiş bir nöral ağ modeli önerdiler ve bu ağların temel mantıksal işlemleri nasıl impuls iletimi yoluyla gerçekleştirdiğini incelediler.
Ancak, bu teorik çalışma o zamanlar sorgulanmıştı. Kimyasal organizmanın öncüsü Ralph Lillie, McCulloch ve Pitts'in araştırmasının deneysel bir temelden yoksun olduğunu, sadece mantık ve matematiksel modellere yüzeysel bir "gerçeklik" kazandırdığını belirtti. Ardından, MIT'den Jerome Lettvin de bu makalenin nöroloji ve nörofizyoloji alanında ampirik destek bulamadığını, ancak bilgisayar biliminin gelişimine önemli bir teorik temel sağladığını vurguladı.
Bu tarihten aşağıdaki dersleri çıkarabiliriz:
1. Teori ve uygulama dengesi: Saf teorik modeller, teknolojik ilerlemeyi gerçekten desteklemek için deneysel verilere ihtiyaç duyar.
2. Disiplinlerarası iş birliğinin önemi: Sinir bilimi ve matematiğin birleşimi, yapay zekanın doğuşuna zemin hazırladı ve alanlar arası iş birliğinin değerini gösterdi.
3. Eleştirinin ve sorgulamanın rolü: Bilim dünyasındaki sorgulama ve eleştiriler, teorileri geliştirmeye yardımcı olur ve araştırmaları daha titiz bir yöne yönlendirir.
4. Beklenmedik kazançların olasılığı: Bazı teorilerin belirlenen alanda doğrulanamaması, ancak başka alanlarda önemli etkilere yol açabilmesi mümkündür.
5. Uzun Vadeli Bakış Açısının Gerekliliği: AI'nin gelişim süreci, gerçek teknolojik atılımların genellikle on yıllık birikim ve keşif gerektirdiğini göstermektedir.
Artık, Nvidia'nın 4 trilyon dolar piyasa değerini aşan ilk halka açık şirket olmasıyla birlikte, AI alanı yeniden yeni bir tarihsel dönüm noktasında duruyor. Gelecekteki fırsatlar ve zorluklar karşısında, bu tarihsel dersler şüphesiz bize değerli referanslar ve rehberlik sağlayabilir.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
14 Likes
Reward
14
6
Share
Comment
0/400
NftMetaversePainter
· 6h ago
aslında, saf algoritmik güzellik tarihi anlatıları aşar... gerçek paradigma kayması hesaplamalı estetikte yatıyor smh
View OriginalReply0
SerumSquirrel
· 18h ago
Seksen yıl oldu! Artık hangi kart modeliyle oynarsanız oynayın, çoktan elenmesi gerekiyordu.
View OriginalReply0
BearMarketGardener
· 18h ago
Ayı Piyasası da beni nvda dipten satın almayı engellemiyor.
View OriginalReply0
Web3Educator
· 18h ago
*gözlüklerini ayarlıyor* modern yapay zekanın aslında 80 yıllık evrimi 2 yılda hızla geçmesinin ne kadar ilginç olduğu... web3 akademisindeki öğrencilerimin bu vaka çalışmasını gerçekten çok seveceğini düşünüyorum.
View OriginalReply0
StableGenius
· 18h ago
aslında, tarih yine benim haklı olduğumu kanıtlıyor... ampirik veriler olmadan teorik modeller temelde hatalıdır. bunu '19'da söyledim.
View OriginalReply0
NFTDreamer
· 18h ago
80 yıl içinde bu kadar çok sorun mu çıktı? Beni de say.
Yapay Zeka (YZ) gelişiminin tarihi 80 yılı aşkın bir süreyi kapsamaktadır; bu süre zarfında finansal yatırımların dalgalanması, araştırma yöntemlerinin çeşitlenmesi ve kamu duygularının dalgalanması yaşanmıştır. Bu süreçten hangi değerli deneyim derslerini çıkarabiliriz?
Yapay zekanın kökenleri Aralık 1943'e kadar uzanır; bu dönemde sinir fizyoloğu Warren S. McCulloch ve mantıkçı Walter Pitts, matematiksel mantık üzerine öncü bir makale yayımladı. "Sinirsel Aktivitedeki İçgörülerin Mantıksal Hesabı" başlıklı çalışmalarında, basitleştirilmiş bir nöral ağ modeli önerdiler ve bu ağların temel mantıksal işlemleri nasıl impuls iletimi yoluyla gerçekleştirdiğini incelediler.
Ancak, bu teorik çalışma o zamanlar sorgulanmıştı. Kimyasal organizmanın öncüsü Ralph Lillie, McCulloch ve Pitts'in araştırmasının deneysel bir temelden yoksun olduğunu, sadece mantık ve matematiksel modellere yüzeysel bir "gerçeklik" kazandırdığını belirtti. Ardından, MIT'den Jerome Lettvin de bu makalenin nöroloji ve nörofizyoloji alanında ampirik destek bulamadığını, ancak bilgisayar biliminin gelişimine önemli bir teorik temel sağladığını vurguladı.
Bu tarihten aşağıdaki dersleri çıkarabiliriz:
1. Teori ve uygulama dengesi: Saf teorik modeller, teknolojik ilerlemeyi gerçekten desteklemek için deneysel verilere ihtiyaç duyar.
2. Disiplinlerarası iş birliğinin önemi: Sinir bilimi ve matematiğin birleşimi, yapay zekanın doğuşuna zemin hazırladı ve alanlar arası iş birliğinin değerini gösterdi.
3. Eleştirinin ve sorgulamanın rolü: Bilim dünyasındaki sorgulama ve eleştiriler, teorileri geliştirmeye yardımcı olur ve araştırmaları daha titiz bir yöne yönlendirir.
4. Beklenmedik kazançların olasılığı: Bazı teorilerin belirlenen alanda doğrulanamaması, ancak başka alanlarda önemli etkilere yol açabilmesi mümkündür.
5. Uzun Vadeli Bakış Açısının Gerekliliği: AI'nin gelişim süreci, gerçek teknolojik atılımların genellikle on yıllık birikim ve keşif gerektirdiğini göstermektedir.
Artık, Nvidia'nın 4 trilyon dolar piyasa değerini aşan ilk halka açık şirket olmasıyla birlikte, AI alanı yeniden yeni bir tarihsel dönüm noktasında duruyor. Gelecekteki fırsatlar ve zorluklar karşısında, bu tarihsel dersler şüphesiz bize değerli referanslar ve rehberlik sağlayabilir.